Farklı kapanış tiplerinde kondiler asimetrinin radyolojik olarak incelenmesi / Ömer Said Sezgin; Danışman Peruze Çelenk

Abstract

Tıbbi bir terim olarak simetri vücudun veya bir organın karşılıklı iki kısmı arasındaki şekil ve hacim benzerliğini ifade eder.Mükemmel bilateral vücut simetrisi canlı organizmalarda nadir görülen büyük ölçüde teorik bir görüştür.Simetri kavramı fasiyal morfolojiye uygulandığına orta sagittal düzlemin her iki yarısındaki fasiyal landmarkların şekil, hacim ve yerleşim olarak benzerliğini tanımlar.Bu bölgedeki asimetriler bir kemiğin kendi formundaki uyumsuzluk yada bir yada daha fazla kemiğin malpozisyonu sonucu gelişebilir.Asimetri sadece yumuşak dokularla da sınırlı kalabilir.Yüzün alt üçlüsü olarak bilinen mandibulanın asimetrisi yüz görünümü üzerinde direkt olarak etkili olması nedeniyle önem taşımaktadır.Mandibula stomatognatik sistemin bir parçası olarak görev yapar.Bu nedenle mandibular asimetri sadece estetik değil,fonksiyonel problemler de yaratabilmektedir.Asimetrinin etiyolojisinin ve boyutlarının tayininde klinik muayeneye ilave olarak radyolojik incelemeyede ihtiyaç duyulmaktadır.Panoramik radyogramlar tek bir ışınlamayla her iki çene ve onları çevreleyen yapılar hakkında bilgi verir.Düşük hasta dozu düşük maliyet ve kısa uygulama zamanı tekniğin önemli avantajlarıdır.Fasiyal asimetrinin nedeni olarak genetik ve/veya çevresel etmenleri kapsayan birçok açıklama önerilmiştir.Maloklüzyon etiyolojik faktörlerden biri olarak değerlendirilmiş ve asimetriyle olan ilişkisi hakkında farklı görüşler bildirilmiştir. Maloklüzyon ve kondiler asimetri arasındaki ilişkinin incelendiği bu çalışmada 9-15 yaşlar arasında ortodontik nedenlerle kliniğimize başvuran hastalardan alınan panoramik radyogramlar kullanılarak sınıf I,sınıf II,1, sınıf II,2, sınıf III olmak üzere 4 deney grubu oluşturuldu.Aynı yaştaki sağlıklı oklüzyona sahip hastalardan alınan panoramik radyogramlar ise kontrol grubunda değerlendirildi.104'ü kız,85'i erkek hastalara ait olmak üzere toplam 189 adet radyogram üzerinde Habets ve arkadaşlarının geliştirdiği yönteme bağlı kalınarak ölçümler yapıldı.Sınıf I ve sınıf II, 1 maloklüzyon çalışma gruplarının kontrol grubuna göre daha yüksek asimetri indeksine sahip olduğu görüldü.Sınıf II,2 ve sınıf III maloklüzyon çalışma gruplarıyla kontrol grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark tespit edilemedi.