Koroner sinüste diastolik balon pulsasyon uygulamasının kardiyak metabolizma ve hemodinami üzerine olan etkinliğinin araştırılması / Suat Canbaz.

Abstract

Bu çalışmada, kalp hızıyla senkronize, koroner sinüs basıncının diastolik safhada arttırılmasının, myokardiyal iskemi üzerine etkilerinin araştırılması amaçlandı. Bu amaçla, 10 adet köpek üzerinde deneysel çalışma yapıldı. Koroner iskemi oluşturmak amacıyla torakotomi ile koroner arter ligasyonu yapılarak akut koroner iskemi ve hemodinamik bozukluk oluşturuldu. EKG-ST segment elevasyonu, hipotansiyon, koroner sinüs kanında laktat düzeyinde artış, sistemik ve koroner sinüs kanında pO2, pCO2 değerlendirilmesi ile myokardiyal iskemi ve hemodinamik bozulma gösterildi. Takiben Koroner Sinüs Diastolik Balon Pulsasyon adını verdiğimiz yeni yöntemin iskemik kalp üzerinde uygulanmasına geçildi. Koroner sinüse balonlu bir kateter yerleştirilerek intraaortik balon pomp cihazı ile irtibatlandırıldı. Cihazın EKG modunda, kalp hızıyla önce 1:1, sonra 2:1, daha sonra da 3:1 senkronize 10'ar dakika çalıştırılmasıyla, koroner sinüs basıncının diastolik safhada arttırılması ve koroner sinüs kanının retrograd pulsasyonu gerçekleştirildi. Koroner sinüs basıncı nermal değeri olan (5,82+0.48 mmHg)'dan, 1:1 senkronize diastolik balon pulsasyonu ile (15,74+0.56 mmHg)'ya çıkartılmıştır. EKG-ST segment yüksekliği koroner ligasyon ile ortalama (6,3+0,95 mm)'ye yükselmiş, 1:1 modda koroner sinüs diastolik pulsasyonu ile ortalama (3,75+0,64 mm)'ye gerilemiştir. EKG-ST segmentinin akut yükselmesi, koroner ligasyon ile akut myokard enfarktüsü geliştiğini, koroner sinüs diastolik balon pulsasyonu ile ST segment yüksekliğinde anlamlı bir düşme saptanması da myokard perfüzyonunun, kullanılan yöntemle kısmi de olsa arttırıldığını, koroner iskeminin azaltılabildiğini göstermesi bakımından önemlidir. Koroner sinüs kan örneğinde laktik asit düzeyleri normalde (17,62+-2,86 mg/dl) ölçülmüşken, koroner ligasyon sonrası (48,4+3,4 mg/dl)'ye çıktığı,1:1 modda koroner sinüs diastolik balon pulsasyonu ile (43,12+-2,55 mg/dl), 2:1 modda (39,65+2,73 mg/dl) ve 3:1 modda (37,57+1,98 mg/dl)'ye gerilediği tespit edilmiştir. Aynı dönemde arteriyel ve venöz laktat düzeyleri sabit kalmaktaydı. Arteriyel ve venöz laktat düzeyleri sabit kalırken koroner sinüs diastolik balon pulsasyonu ile koroner sinüs kanında laktat düzeyinin düşmesi myokardın perfüzyonunun arttırıldığını ve azalmış olan myokardiyat aerobik metabolizmanın tekrar devreye girdiğini göstermektedir. Artiyel basınç değişimleri ile, artiyel,miks venöz ve koroner sinüs pO2 ve pCO2 değişimleri de; Koroner Sinüs Diastolik Balon Pulsasyonu ile myokardiyal iskeminin ve hemodinamik bozulmanın h