Trabzon Kanuni Eğitim Araştırma Hastanesinde tedavi gören hemodiyaliz hastalarının diyet posası tüketiminin hastalığının klinik durumu yaşam kalitesi ve depresyon durumu ile ilişkisinin değerlendirilmesi
Künye
Yazıcı, S. (2022). Trabzon Kanuni Eğitim Araştırma Hastanesinde tedavi gören hemodiyaliz hastalarının diyet posası tüketiminin hastalığının klinik durumu yaşam kalitesi ve depresyon durumu ile ilişkisinin değerlendirilmesi. (Yüksek lisans tezi). Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Samsun.Özet
Amaç: Bu çalışma hemodiyaliz hastaların diyet posası tüketiminin antropometrik
ölçümler ve bazı kan bulguları arasındaki ilişkinin incelemek, yaşam kalitesi ve
depresyon durumu üzerine etkilerini belirlemek amacıyla yapılmıştır.
Materyal ve Metot: Trabzon Kanuni Eğitim Araştırma Hastanesi Hemodiyaliz
Ünitesinde hemodiyalize giren 18-65 yaş arası, 85 diyaliz hastasına Kişisel Bilgiler
Formu, Besin Tüketim Kaydı ve Besin Tüketim Sıklığı, Yaşam Kalitesi Ölçeği SF-36
ve Beck Depresyon Ölçeği uygulanarak yapılmıştır. Analizler SPSS 22 programı
kullanılarak yapılmıştır. İstatiksel olarak p<0,05 anlamlı kabul edilmiştir.
Bulgular: Çalışmada yer alan hastaların %58,8’i erkek, %41,2’si kadındır. Hastaların
35’i minimal depresyon, 28’i hafif depresyon ve 22’i orta depresyon düzeyi olarak
sınıflanmıştır. Hastaların yaşam kalitesi skorlarında fiziksel fonksiyon 55,2±25,9 puan
olarak, fiziksel rol güçlüğü 48,0±46,5 puan olarak, emosyonel rol güçlüğü 55,7±36,5
puan olarak, enerji/canlılık 59,9±9,4 puan olarak, ruhsal sağlık 51,3±10,8 puan olarak,
sosyal işlevsellik 70,6±19,6 puan olarak, ağrı 73,2±24,6 puan olarak ve genel sağlık
ise 44,6±11,3 puan olarak saptanmıştır. Kadınların enerji/canlılık alt boyut puanı
erkeklerin puanından anlamlı şekilde yüksek bulunmuştur. Minimal, hafif ve orta
depresyon düzeyleri arasında fiziksel fonksiyon, fiziksel rol güçlüğü, ağrı ve genel
sağlık, ruhsal sağlık, emosyonel rol güçlüğü ve sosyal işlevsellik açısından anlamlı
farklılık görülmüştür. Posa miktarı 15 g ve üzeri olanların fiziksel rol güçlüğü puanı
posa miktarı 15 g altı olanlardan anlamlı şekilde yüksek bulunmuştur. Posa miktarı ile
Beck Depresyon Ölçeği puanı açısından anlamlı farklılıklar görülmemiştir. Posa
miktarı 15 g ve üzeri olanların beden kitle indeksi değeri, açlık kan şekeri, ALT ve Ca
değeri posa miktarı 15 g altı olanlardan anlamlı şekilde yüksek bulunmuştur.
Sonuç: Doğru ve etkin planlanmış diyet tedavisi ile hemodiyaliz hastalarının yaşam
kalitesi düzeyleri artırılabilir, depresyon düzeyleri azaltılabilir ve yaşam süreleri
uzatılabilir. Hemodiyaliz hastaları gibi beslenme durumu izlemi gerektiren hastaların
diyetlerine uyumunu sağlamak için diyetisyenler tarafından sıkı takipleri yapılmalıdır.
Daha önce posa tüketimi ile yaşam kalitesi ve depresyon durumunu inceleyen
çalışmalara rastlanmadığından bu konuyla alakalı daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır. Aim: This study was carried out to examine the relationship between anthropometric
measurements and some blood findings of dietary fiber consumption of hemodialysis
patients and to determine the effects on quality of life and depression status.
Materials and Methods: It was conducted by applying Personal Information Form,
Food Consumption Record and Frequency of Food Consumption, Quality of Life
Scale SF-36 and Beck Depression Scale to 85 dialysis patients aged 18-65 years old
who entered hemodialysis unit of Trabzon Kanuni Training and Research Hospital.
Analyzes were made using the SPSS 22 program. Statistically, p<0,05 was considered
significant.
Results: Of the patients included in the study, 58,8% were male, 4,2% were female.
Of the patients, 35 were classified as minimal depression, 28 as mild depression, and
22 as moderate depression. In the patients, quality of life scores, physical function was
55,2±25,9 points, physical role difficulty was 48,0±46,5 points, emotional role
difficulty was 55,7±36,5 points, energy/vitality was 59,9±9 points. 0,4 points, mental
health 51,3±10,8 points, social functionality 70,6±19,6 points, pain 73,2±24,6 points,
and general health 44,6±11,3 points determined as points. The energy/vitality subdimension score of women was found to be significantly higher than the score of men.
There were significant differences between minimal, mild and moderate depression
levels in terms of physical function, physical role difficulty, pain and general health,
mental health, emotional role difficulty and social functionality. The physical role
difficulty score of those with a fiber content of more than 15 g or more was found to
be significantly higher than those with a fiber content of less than 15 g. No significant
differences were observed in terms of fiber content and Beck Depression Scale score.
Body mass index, fasting blood sugar, ALT and Ca values of those with a fiber content
of more than 15 g or more were found to be significantly higher than those with a fiber
content of less than 15 g.
Conclusion: With the correct and effective diet therapy, the quality of life of
hemodialysis patients can be increased, their depression levels can be reduced and their
life spans extended. Patients who require nutritional monitoring, such as hemodialysis
patients, should be followed closely by dietitians to ensure their compliance with their
diets. There is a need for more studies on this subject, since there have not been any
studies examining fiber consumption, quality of life and depression.